GDO’lu ürünlerin ithalatı için son söz henüz söylenmedi

Biyogüvenlik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hakan Yardımcı, kurulun şimdiye kadar 3 toplantı yaptığını, ancak henüz genetiği değiştirilmiş organizmalarla (GDO) ilgili herhangi bir ithalat izni verilmediğini söyledi.

Tarım ve Köyişleri Bakanı Eker tarafından, Biyogüvenlik Kanunu çerçevesinde kurulan Biyogüvenlik Kurulu’na başkan olarak getirilen Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Yardımcı, önceki mevzuat çerçevesinde oluşturulan Bilimsel Komite’nin uygun görüş verdiği GDO’lu ürünler konusunda bakanlığın ithalat izni vermediğini, bu ürünler konusunda da kendilerinin değerlendirme yapacağını söyledi.

Biyogüvenlik Kurulu’na, daha önceki yönetmelik kapsamında kurulan Bilimsel Komite’nin olumlu görüş bildirdiği GDO’lu genler yanında yem hammaddesi olarak soya sıkıntısı çeken Türkiye Yem Sanayicileri Birliği’nin, GDO’lu 3 soya genine ithalat izni verilmesi için başvuru yaptığını kaydeden Prof. Dr. Hakan Yardımcı, bu konunun bilimsel risk komitesi yanında sosyo-ekonomik risk komitesi tarafından da değerlendirileceğini belirtti.

Prof. Dr, Hakan Yardımcı, şu bilgiyi verdi:

“Yem sektörü, kanun çıkmadan önce, daha önce verilen izinle 90 günlük stok yapmış. Şu anda onu kullanıyorlar. Daha önceden alınan karara istinaden, onun stoğunu yapmışlar. Ama şu ana kadar bizim verdiğimiz herhangi bir izin yok. Biz göreve geldikten sonra GDO’lu ürün ithalatı ile ilgili hiç bir karar almadık.

Şu anda özellikle daha önce AB’de onaylı genlerle ilgili Bilimsel Komite’nin onayladığı genlerle ilgili başvurular var. Bilimsel Komite bunu daha önce kabul etmiş. Yeni mevzuat çıktıktan, biz göreve geldikten sonra, yeni bir uygulama başladı. Bakanlık da eski onaya ilişkin ithalatı durdurdu. Şu anda tamamen bizim alacağımız kararlara göre yapılacak. Şu anda da bir karar almış değiliz.”

SONUÇLAR HALKLA PAYLAŞILACAK
Biyogüvenlik Kurulu’nun herhangi bir siyasi yönü olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Yardımcı, “Bu kurul, bağımsız bir kurul. Karar verirken, bağımsız bir sistem ile hareket ediyoruz. Bundan önceki alınmış olan kararlar, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın aldığı kararlardır. Bundan sonraki ithalat ile ilgili kararlar, bizimle ilgili olacak. Ama bizim kararımızın uygulanıp uygulanmaması ile ilgili tasarruf Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nda. Ama biz henüz ithalat ile ilgili bir karar almış değiliz” dedi.

GDO’lu ürünlerle ilgili kamuoyunda tereddütler bulunduğunun hatırlatılması üzerine, Biyogüvenlik Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hakan Yardımcı, şu değerlendirmede bulundu:

“GDO’lu ürünlerle ilgili bilimsel olarak olumlu-olumsuz görüşler var. Çıkarılan Biyogüvenlik Kanunu’na bakarsanız, Türkiye de Cartagena Protokolü’ne imza attığından dolayı GDO’lu ürünleri riskli olarak kabul etmiş. O yüzden bilimsel komitelerini topluyor. Hatta biz bir de sosyo-ekonomik riskleri de değerlendiriyoruz. Söz gelimi bir ürün risksiz görünebilir, ama sosyo-ekonomik olarak uygun olmayabilir Türkiye’ye.

Diyelim bilimsel komitelerde bir ürün risksiz göründü, ama aynı ürünü siz Türkiye’de üretiyorsanız, bu ürünün ithalatına uygun olup olmadığına sosyo-ekomoik komitedeki genellikle üniversitelerden seçilen uzmanlar karar veriyor, belki tam tersini de söyleyebilir. Bu bir bilimsel süreç, elde edilecek sonuç halkla paylaşılacak. Daha sonra Biyogüvenlik Kurulu, bunları değerlendirerek kararını verecek. Biz bunu öneriyoruz, tasarruf Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nda.”

EŞİK SEVİYE BİNDE 9
Kurulun, bir ürünün GDO’lu sayılabilmesi için AB’ye uygun olarak binde 9 eşik düzeyini belirlediğini kaydeden Prof. Dr. Hakan Yardımcı, “Binde 9 ve üzeri, AB’de de GDO’lu olarak etiketleniyor. Türkiye, GDO’larla ilgili etiketlemede de AB sistemi benimsedi” dedi.

Kurulun yeni toplantı tarihinin henüz belli olmadığını kaydeden Prof. Dr. Yardımcı, bilimsel komitelerin yapacağı çalışmaların sonuçlanmasını beklediklerini, ona göre değerlendirme yapacaklarını belirtti.

Kurul, şimdiye kadar 3 toplantı yaptı. Kasım’da yapılan son toplantıda, Türkiye Yem Sanayicileri Birliği’nin karma yemde kullanılmak üzere A2704-12, MON 89788 ve MON40-3-2 genlerini ihtiva eden soya fasulyesi ve soya küspesi ithal başvurusunun, yönetmelik çerçevesinde basitleştirilmiş işlem kapsamında “Risk Değerlendirmesi” ve “Sosyo-Ekonomik Değerlendirmesi”nin yapılması için komitelerin oluşturulmasına ve komitelerin çalışmalarını 1 ay içinde sonuçlandırmasına karar verildi.

KAMUYUNA DUYURU SİTESİ KURULDU
Bu yıl Mart ayında TBMM’de kabul edilen ve 26 Eylül’de yürürlüğe giren Biyogüvenlik Kanunu’na göre, Biyogüvenlik Kurulu, bakanlıkça 4, Çevre ve Orman Bakanlığınca 2, Sağlık Bakanlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve Dış Ticaret Müsteşarlığınca birer üye olmak üzere, 3 yıllık süre için, ilgili bakanlar tarafından belirlenen toplam 9 üyeden oluşuyor. Bakanlıkça seçilecek üyelerden birinin üniversite, diğerinin ise meslek örgütleri tarafından gösterilen adaylar arasından olması gerekiyor. Kurul başkanı bakan tarafından belirleniyor.

Biyogüvenlik Kurulu’nda Prof. Dr. Hakan Yardımcı başkan olurken, TAGEM Genel Müdürü Doç. Dr. Masum Burak başkan vekili, KKGM Genel müdür Yardımcısı Dr. Ahmet Arslan birinci, GMO adına üye AÜ Biyoteknoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Akçelik ikinci raportör olarak görev yapıyor. Çevre ve Orman Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Mahir Küçük, Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Recep Şahin, Dış Ticaret Müsteşarlığı İthalat
Genel Müdürü Mustafa Sever, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Sanayi Araştırma ve Geliştirme Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Demiröz, Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Hasan Irmak üye bulunuyor.

Bu arada, Biyogüvenlik Kurulu kararlarının da kamuoyuna duyurulacağı internet sitesi de faaliyete geçirildi. “Türkiye Biyogüvenlik Bilgi Değişim Mekanizması” adlı site, “tbbdm.gov.tr” adresinde faaliyet gösteriyor.

32 GDO’LU ÜRÜNDE UYGUN GÖRÜŞ BİLDİRMİŞTİ
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesinde, genetiği değiştirilmiş ürünlerin değerlendirilmesi için geçen yıl Ekim ayında çıkarılan Gıda ve Yem Amaçlı Genetik yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerin İthalatı, İşlenmesi, ihracatı, Kontrol ve Denetimine Dair Yönetmelik uyarınca kurulan Bilimsel Komite, 4 toplantı yapmış, “30 GDO’lu ürünün değişik amaçlar için kullanılmasının uygun olacağı” yönünde kanaat bildirmişti.

Komite, T25 kodlu GDO’lu mısır çeşidinin yem ve gıda olarak tüketimini ise uygun bulmamıştı. Bilimsel Komite, bilimsel ve teknolojik gelişmeler çerçevesinde, modern biyoteknoloji kullanılarak elde edilen GDO’lu organizmalar ve ürünlerinden kaynaklanabilecek risklerin engellenmesi, insan, hayvan ve bitki sağlığı ile çevrenin ve biyolojik çeşitliliğin korunması, sürdürülebilirliğin sağlanması amacıyla yaptığı değerlendirmeler sonucunda gıda ve yem ürünlerinin GDO’lu olarak değerlendirilmesi ve etiketlenmesi için, “GDO eşik değerinin yüzde 0,9 (binde 9)” olarak kabul etmişti.

Karar uyarınca, belirlenen yüzde 0,9 (binde 9) eşik değerin altında GDO içeren ürünler GDO’lu kabul edilmiyor. (AA)

You may also like...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.